Otonom Sinir Sistemi

Nefes Koçluğu

Otonom Sinir Sisteminin Nefes ve Burnumuzla  İlişkisi
Vücudumuz, içerden ve dışarıdan gelen duyuları algılamak, bu anlamda aldığı her türlü bilgiyi tasnif etmek, çözümlemek ve uygun cevabı / tepkiyi oluşturmak için sinir sistemini kullanır. Sinir sistemi kasların çalışmasını ve iç salgı bezlerinin işlevlerini de kontrol eder.
 
Çalışma düzeni, Merkezi ve Çevresel Sinir Sistemi ağı ile yönetilir. Vücudumuz, dengesini, iç salgı bezlerini, kalp kasını ve tüm düz kasları (yani duyu, hareket ve iç organların faaliyetlerini) Otonom Sinir Sistemi aracılığı ile yönetir. Beyin sapında bulunan Medulla, otonom sinir sisteminden gelen fiziksel ve duygusal bilgilerden yola çıkarak solunum sistemini yapılandırır.
 
Örneğin aşırı heyecan, korku ve panik durumunda böbrek üstü bezleri adrenalin salgılamaya başlar ve nefes ritmi yükselir. Vücut, geliştireceği tepkiye göre oksijen alımını yükseltmeye başlar. Genelde bunu çok kontrollü yapamadığı için de hızlı hızlı ve ağızdan alınan sığ nefeslere yönelir. Nefes sistemi üzerindeki kontrolün geliştirilmesi, aniden ya da istemimiz dışında ortaya çıkabilecek olaylara karşı tepkimizin çok daha kontrollü olmasını sağlar.
 
Beynin beden üzerindeki kontrolünün sağ ve sol lobları aracılığı ve çapraz bir şekilde sağladığı tesbit edilmiştir. Yani, vücudumuzun sol tarafını beynimizin  sağ tarafı, sağ tarafını ise beynimizin sol tarafı kontrol etmektedir. Farklı burun deliklerinden alınan her nefes, otonom sinir sisteminin kendi içinde ikiye ayrılan sempatik ve parasempatik sinir sistemlerine farklı şekillerde etki etmektedir.  
 
Öfke, kontrol sorunu, sürekli kaygı hali ve aşırı heyecan yaşayan insanların sempatik sinir sistemleri daha aktif olduğu için kendilerini sakinleştirmeyi ve denetlemeyi öğrenmeye  ihtiyaçları vardır. Bu durumdaki insanların pek çoğu genellikle ağızdan, sığ ve kesik kesik nefesler almaktadırlar ve pek çoğu kolay uykuya dalamazlar. Aslında çok kolay bir iki egzersizle hem uyku hem de aşırı heyecanlarını denetlemeleri mümkündür.  Bunun için yapılması gereken;
 
Sağ burun deliğini sağ elin başparmağı ile kapayarak orta şiddette 20 nefesi sol burun deliğinden diyaframa kadar çekmek ve ağızdan vermek yeterlidir.  Uyku sorunu yaşayan bir kişi bu egzerisizi, dizlerini hafifçe mideye çekip sağ tarafları üzerine yatarak, ilk turda orta şiddette 15 adet nefesi burundan alıp ağızdan vermeli, bir dakika ara verip ikinci turda 15 adet biraz daha sert nefesler alıp vermelidir. Egzersizi uygulayan pek çok kişi, sonunu getiremeden derin bir uykuya geçmektedir. Bu egzersiz parasempatik sinir sistemini harekete geçirdiği için sakinlik, dinginlik ve gevşeme sağlamaktadır. Burun deliklerinden herhangi birisinin kapalı olması durumunda, kapalı olan burun deliğinin duvarına parmağımızla hafiçe bastırıp açık olan burun deliğinden birinci turda 25 adet orta şiddette nefes alıp ağızdan vererek, sonra bir dakika ara verip ikinci turda 25 adet daha şiddetli nefes alıp ağızdan vererek çalışıldığı takdirde kapalı olan burun deliğinin açıldığı görülecektir.
 
Bir danışanımızın rahatsızlığının seyri:  
İlk görüşmede kişinin neredeyse hiç nefes alamadığını, nefes alırken ağzını ve burnunu  beraber kullandığını ama nefesi sadece akciğerlerin en üst bölgesine yavaşça çekip bıraktığını tespit ettik ki bu, sadece yüzde onluk bir nefes kapasitesinin kullanılması demektir! İstenen ise, nefes alma kapasitesinin yüzde otuzlara kadar çıkmasıdır. Psikolojik rahatsızlıklarıyla beraber uykusuzluk, kabızlık ve sürekli gerginlik yaşıyordu.  Önce diyaframdan nefes almayı, sonrasında ise hem diyafram hem göğüs nefesini  beraber kullanmayı öğrendi. İlk aldığımız olumlu geri bildirim, bir hafta kadar sonra uykusunun düzene girmesi oldu. İkinci haftadan sonra ise artık her gün tuvalete çıkabilir olmuştu.

Hipnotik Telkin / Yaşam Koçluğu

Yaşam koçluğu ve hipnotik telkin gibi hizmetlerimiz için form aracılığı ile randevu alabilirsiniz.

Randevu Al